PortrelerTarihden

Güçlü ve savaşçı yazar: Halide Edip Adıvar

Yazar, politikacı, aktivist, feminist… Zamanın çok ötesinde bir kadın… Türk edebiyatının en önemli isimlerinden biri olan Halide Edip Adıvar, hem edebi eserleriyle hem de toplumsal katkılarıyla dikkat çeken öncü kadın yazarlarımızdandır. Eserlerinde güçlü ve bağımsız kadın karakterleri oluşturmuş, tıpkı kendi gibi güçlü kadınları ve onların çevresinde oluşan hikayeleri kaleme almıştır.
Bütün hayatı boyunca milliyetçilik ve eşitlik gibi önemli konuları ele alan Adıvar, Türkiye’de kadın hakları ve sosyal adaletin savunucusu oldu. Hem romanları hem de siyasi faaliyetleriyle Türk edebiyatının ve toplumunun dönüşümünde çok etkili bir rol oynadı.

“Yalnız Geçen Çocukluk”

İstanbul Beşiktaş’ta 1884 yılında dünyaya gözlerini açtı. En büyük şansı varlıklı ve nüfuslu bir aileye sahip olmasıydı. Babası Osmanlı Sarayında üst düzey memur olan Mehmet Edip Bey, annesi ise iyi eğitim almış yine köklü İstanbul ailelerinden Bedirfem Hanım’dı. Ölümünden bir yıl önce, 1963’de yayınlanan ve aynı zamanda da en son kitabı olan Mor Salkımlı Ev adlı kitabında çocukluk anılarını kaleme almıştı. Mor salkımlı ev, onun doğduğu ve hep rüyalarında gördüğü çok sevdiği evidir. Bu ev aynı zamanda annesinin de doğduğu büyükbabasının evidir.

O daha beş yaşındayken annesini veremden kaybeder. Annesinin vasiyeti ve babasının da eğitime çok önem vermesi nedeniyle o yıllarda evde eğitimi başlar. Babası iş için evden uzak kalırken, ‘Haminne’ diye seslendiği anneannesi Nakiye Hanım ve sütninesi Hatice ona kol kanat gerer. Tek arkadaşı ise, annesinin ilk evliliğinden olan ablası Mahmure olur. İyi eğitim almasını isteyen babası onu Üsküdar Amerikan Kız Koleji’ne gönderir. Orada Rıza Tevfik Bölükbaşı’ndan Fransız edebiyatı ve Doğu’nun mistik edebiyatı derslerini alır. Dönemin en ünlü matematikçisi Salih Zeki Aktay’dan ders alır. Böylelikle,1901 yılında Amerikan Kız Koleji’nden mezun olan ilk Türk kızı olur.

“İlk Eşi Salih Zeki Aktay”

Matematik öğretmeni Salih Bey’den çok etkilenen Halide, mezun olduğu yıl kendinden yirmi yaş büyük olmasına rağmen Salih Bey ile evlenir. Salih Bey aynı zamanda rasathane müdürü olduğu için orada yaşamaya başlar. Herkesten uzak biraz da sıkıcı bir ortam olduğu için Halide kendini çeviri ve yazılarına adar. Başka bir deyişle ortamın sıkıcı olması yüzünden yazılarına bolca zaman ayırabilir. Sonuçta dikkatini dağıtacak şeyler oldukça azdır. Eşinin Kamus-ı Riyaziyat adlı eserini yazmada yardımcı olur, ünlü İngiliz matematikçilerin yaşam öykülerini Türkçeye çevirir. Birkaç Sherlock Holmes hikâyesinin de çevirisini yaptı. Fransız yazar Emile Zola’nın yapıtlarına büyük ilgi duymaya başlar. Daha sonra ilgisi Shakespeare’e yönelir ve Hamlet adlı yapıtının çevirisini yapar. 1903 yılında ilk oğlu Ayetullah, bundan onaltı ay sonra da ikinci oğlu Hasan Hikmetullah dünyaya gelir.

“31 Mart Ayaklanması ve Mısır’a kaçış”

1908 yılı Adıvar için adeta bir dönüm noktasıdır. Gazetelere yazmaya başlar. Kadın haklarıyla ilgili yazılardan ötürü gericilerin düşmanlığını kazanır. 31 Mart Ayaklanması sırasında öldürüleceği istihbaratını alır. İki oğlunu alıp, eşinei geride bırakarak Mısır’a kaçar.
Bir süre Mısır’da kalır. Oradan İngiltere’ye geçer. Kadın hakları konusundaki yazılarını yakından takip eden İngiliz gazeteci Isabelle Fry’ın evinde konuk olur. Aradan bir yıl geçmiş, ortalık durulmuştur. İstanbul’a geri döner. Eğitim alanında görev alarak öğretmenlik ve müfettişlik yapmaya başlar. Bu arada eşi Salih Zeki Bey ikinci bir kadınla evlenmek ister. Halide kabul etmez ve boşanırlar.

“Hayatının Aşkı Adnan Bey”

Balkan Savaşı yıllarında hastanelerde de çalışır. O sırada ikinci doktor olan eşi Adnan Adıvar ile yakınlaşır. Balkan Savaşı sonrası Lübnan ve Suriye’ye giderek iki kız okulu ve bir yetimhane açar. Lübnan’dayken babasına vekâlet gönderir. Adnan Adıvar ile nikâhları gıyabında kıyılır. Yıl 1917 olmuştur. Tam 38 yıl sürecek macera dolu evlilik yolculukları başlar. O sıralarda, Kenan Çobanları adlı 3 perdelik operanın librettosunu yayınlar. Eseri Vedi Sebra besteler.

“Milli Mücadeleye Katılış”

1919 yılında, Sultanahmet Meydanı’nda, İzmir’in işgalini protesto mitinginde yaptığı etkili konuşma ünlüdür. İngilizlerin, 16 Mart 1920’de İstanbul’u işgal etmelerinden sonra Meclisi Mebusan kapatılmıştı. Padişahın idamlarını onayladığı ilk altı kişi arasında Mustafa Kemal ile Halide ve eşi Adnan Bey de vardı. Ancak karı koca at sırtında çoktan İstanbul’u terk edip ve milli mücadeleye katılmak üzere Ankara’ya varmıştı bile. Böylece, 23 Nisan 1920 günü TBMM’nin açılışında hazır bulunmuş oldular.
Savaş boyunca cephe karargâhında görev yapan Halide, Dumlupınar Meydan Muharebesi’nden sonra ordu ile İzmir’e gitti. İzmir’e yürüyüş sırasında rütbesi başçavuşluğa yükseldi. Savaştaki yararlılıklarından ötürü İstiklal Madalyası ile ödüllendirildi. Kendisine önce onbaşı, sonra da üstçavuş rütbesi verildi.

“Yine memleket Hasreti”

Savaşı izleyen yıllarda Cumhuriyet Halk Fırkası ve Atatürk ile siyasal görüş ayrılığına düştü. Eşi Adnan Adıvar ile birlikte Türkiye’den ayrıldı fakat bu ayrılıkta kalbi ülkesinde kalmıştı. 1939’a kadar Türkiye dışında yaşadı. O yıllarda konferanslar vermek üzere Amerika’ya ve Mohandas Gandi tarafından Hindistan’a çağrıldı. 1939’da İstanbul’a dönen Adıvar 1940’ta İstanbul Üniversitesi’nde İngiliz Filolojisi Kürsüsü başkanı oldu, 1950’de Demokrat Parti listesinden bağımsız milletvekili seçildi. Ancak eşinin hastalığı nedeniyle 1954’te istifa etti. Bir yıl sonra çok sevdiği Adnan Bey hayata veda etti. Ondan sonra evinde inzivaya çekildi ve özellikle kendini kitaplarına adadı. 1964’te böbrek yetmezliği nedeniyle 80 yaşında hayata veda etti.

Adıvar çeşitli alanlarda etkinlik göstermiş, siyasal ve toplumsal konularda da hem Türkçe, hem İngilizce kitaplar yazmış, İngilizce’den Türkçe’ye çeviriler yapmıştır. Zamanının dış ülkelerde en çok tanınan Türk yazarı olmuştur. Yapıtlarından kimileri İngiliz, Fransız, Alman, Rus, Macar, Fin, Urdu, Sırp, Portekiz dillerine çevrilmiştir.

“Eserleri”

Roman
1909: Heyulâ
1909: Raik’in Annesi
1910: Seviyye Talip
1912: Handan
1912: Yeni Turan
1913: Son Eseri
1918: Mev’ud Hüküm
1923: Ateşten Gömlek
1923: Vurun Kahpeye
1924: Kalp Ağrısı
1928: Zeyno’nun Oğlu
1936: Sinekli Bakkal
1937: Yolpalas Cinayeti
1939: Tatarcık
1946: Sonsuz Panayır
1954: Döner Ayna
1958: Akile Hanım Sokağı
1958: Kerim Usta’nın Oğlu
1959: Sevda Sokağı Komedyası
1961: Çaresaz
1963: Hayat Parçaları

Hikaye
1911: Harap Mabetler
1922: Dağa Çıkan Kurt
1963: İzmir’den Bursa’ya
1974: Kubbede Kalan Hoş Seda

Anı
1962: Türkün Ateşle İmtihanı
1963: Mor Salkımlı Ev

Oyun
1916: Kenan Çobanları
1945: Maske ve Ruh

Daha fazla detay