ÖzelRöportaj

Ailelerin kabusu: Uyuşturucu

Yapılan araştırmalar hiç de iç açıcı değil. Resmi rakamlara göre Türkiye’de uyuşturucuya başlama yaşı 10’a indi. Resmi olmayan rakamlara göre ise 16 yaşındaki her 100 gençten 20’si uyuşturucu kullanıyor ve bu durum her geçen gün daha da kötüleşiyor.

FİGEN ONUR
Amerikan filmlerinde gördüğünüz uyuşturucu kullanan gençler ve başlarına gelen felaketler hayal ürünü değil.

Ailelerin ya hiç haberi olmuyor ya da çok geç fark diyorlar.Çünkü hiç kimse çocuğunun bu zehre bulaştığını kolay kolay kabul etmek istemiyor.

Ama bir yandan da yetişme çağında olan her anne babanın yüksek sesle olmasa bile içinden aynı soru geçiyor: “Acaba çocuğum uyuşturucu kullanır mı?” ve arkasından ekliyor “O zaman ne yapacağım?”

Evet, çocuklar bütün dünyada uyuşturucu satıcıları için en kolay av. Üstelik çok sağlıklı olmasa bile istatistikler uyuşturucu madde kullanım yaşının ilköğretim çağına kadar düştüğünü gösteriyor. İstatistikler gerçeklerin çok altında çünkü sadece polisin ve hastane kayıtlarının rakamları var. Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığını İzleme Merkezi(TUBİM)’in raporlarına göre uyuşturucuya başlama yaşı 10’a kadar düşmüş durumda.

Aynı rapora göre Türkiye genelinde uyuşturucu kullanma oranı 15 ila 24 yaş arasında yüzde 2.9. Ancak uyuşturucuyla mücadele eden dernekler resmi istatistiklere yansımayan rakamın bunun çok daha üzerinde olduğunu savunuyor ve bu yaş grubunda her 100 gençten 20’sinin uyuşturucu kullandığına dikkat çekiyor. Birçok ailenin aklından geçen soruları Çocuk Ergen Psikiyatristi Yrd.Doç.Dr. Serdar Alparslan’a yönelttik.

Aileler, çocukların durumunu neden fark edemiyor?

Özellikle uyuşturucu konusunda bir fikri olmayan böyle bir kültürel ortamdan gelmeyen bizim köy kasaba tabir edebileceğimiz bölgelerde büyümüş, sonra büyük şehirlere gelmiş veya halen orada yaşayan anne babalar; uyuşturucu ya da uyarıcı maddeler konusunda bilgisi çok yok. Olamaz da zaten.. Çevresinde uyuşturucu kullanan kimse olmamıştır, etkileri konusunda bilgisi yoktur. En fazla alkolün sarhoşluğunu anlayabilir. Bu nedenle, ebeveynler çocuktaki uyuşturucu etkilerini anlayamıyorlar. Klinikteki gözlemimiz bu ebeveynler genelde okuldan öğretmenlerin uyarması ve ya polisin çocuğu bir yerde yakalamasıyla öğrenirler ve bu onlarda şok etkisi yapar.

Ne zaman öğreniyorlar?

Kliniğimizdeki deneyimlerden örnekler verecek olursak birçok anne-baba çocuğunu sigara kullanıyor ya da bira içiyor diye gönderdiği halde yapılan testlerde başka uyuşturucu maddeleri klinikte tespit ediyoruz. Bir örnek vereyim, ders sorunları nedeniyle kliniğimize ailesi tarafından gönderilen bir genç vardı.

Tedaviyi bıraktıktan sonra polis yolda rutin aramada üzerinde uyuşturucu madde bularak yakaladı ve ailenin böylece haberi oldu. Yine bir anne çocuğunun odasında bulduğu garip maddeleri bize getirdiğinde yaptığımız inceleme ile esrar olduğunu anladık.

Peki aileler nasıl, ne durumda şüphelenmeli? Belirtiler ne?

Aileler çocuklarının uyuşturucu madde kullandığını belki anlamıyor ama farkında oldukları bazı başka şeyler oluyor. Öncelikle, hemen hepsinde okuldan ve derslerden bir uzaklaşma olur. Arkadaş gruplarında değişme olur. Daha önce zevkle yaptığı şeylerden uzaklaşır. Eskiye göre daha fazla dışarda vakit geçirmeye başlar, evde geçirdiği zamanda ailenin yanında durmak istemez hep odasında vakit geçirmek ister.

Uyku düzeni değişir. Eskiden olmadığı kadar çok konuşabilir veya az konuşur, bazen konuşmasında saçmalıklar yamulmalar olabilir. Göz bebeğinde küçülme ve büyüme olabilir. Dolayısıyla anne babalar bu tip farklılıkları fark eder aslında ama bunları başka şeylere bağlarlar. Uyuşturucu akıllarının ucuna bile gelmez.

Aileler şüphelendiğinde, nasıl bir tavır sergilemeli?

Bu konuda eğitim vermek çok önemlidir. Kendi başına çocuğun uyuşturucu kullandığını aileye söylemesini beklemek saflık olur. Esasen çocuk kendisindeki davranış değişiklikleriyle uyuşturucu kullandığını anne babaya sözle değil, davranışlarıyla söylüyor. Sadece davranış dilini de ailenin dinlemesi gerekir. Bazı çocuklar anne babasına bu durumu söylemek ister fakat alacağı tepkilerden çok korktuğu için bunu yapamaz köşeye sıkışmış hisseder.

Aile sakin olmalı ama nasıl?

Aile çocuğuna öyle bir mesafede durmalıdır ki hem disiplin sağlayabilmeli hem de ulaşılabilir olmalıdır. Bunu çocuğun iyi olması için yaptığını çocuğuna anlatabilmelidir. Aksi takdirde her şeyi eleştiren anne baba durumuna düşerler ki bu da çocuğu uzaklaştırır. Çocuğun gözünde anne baba eski kafalı hiçbir şeyden haberi olmayan insan konumunda olur. Eğer aile uyuşturucu madde konusunu çocuklarıyla açık açık konuşmazsa, sosyal çevresinde allandıra pullandıra anlatan akranları ve başka insanlar olacaktır.

Aile önce kendi bilinçlenmeli o zaman. Peki bunu çocuğa nasıl anlatmak gerek?

Aileler, uyuşturucu maddeleri anlatırken mantıklı gerçekçi bir şekilde anlatmalı. Uyuşturucuyu anlatırken, “Bu maddeleri kullanan herkes inanılmaz kötü insanlar” şeklinden anlatılmamalı. Zira, madde kullanan iyi çocuklarla tanışınca şaşıracaktır ve anne babanın her zamanki gibi abarttığını düşünecektir. Aileler, çocuklarıyla bir şeyleri konuşmaktan korkmamalı.

Peki diyelim çocuğun uyuşturucu madde kullandığı ortaya çıktı. Sonra?

Ailelerin ilk tepkileri çok sert olabiliyor. Bu sert tepki zaten aileye sınır koymuş bir çocuğun haklı olduğunu düşünmesine neden olur. Aile bu durumda çocuğunu karşısına alıp “Beraber neler yapabiliriz” şeklinde konuşmalı. Yeni madde kullanan herkese bağımlı muamelesi yapılmaz.

Genç insan kendinin önemsenmesini ister dünya onun niçin çok maceralı bir yerdir. Uyuşturucu kullanan alt gruplar zihnindeki toplumsal çatışmaya cevap verebilir. Onu çabucak kabullenip sırf kendi olduğu için grupta yer verir ders başarısına bakmaz kendilerince dünyayı umursamama gibi bir felsefeleri vardır her şey eğlencelidir. Halbuki ailelerin istediği ders çalışması mühendis, doktor olması… Ama unutmamalı ki, bunlar uzun vadeli ve zordur. Bunları olana kadar da adam yerine konulmayacaktır. Bu nedenle ailelerin çocuğuna değer verdiğini hissettirmesi önemlidir.

Aileler, tedaviye nasıl ikna edilmeli? 

Çocuğa sakin ve olgun yaklaşım çocuğun tedaviye de ikna olmasına neden olur. Tedavi ekibi sadece madde üzerine odaklanmaz. Altta yatan sebeplere odaklanır. Bu sebepler çok çeşitli olabilir özellikle anne babadan yeterli ilgi sevgi görmeyen çocuklar, parçalanmış aileler, anne baba geçimsizlikleri çocuğu depresif bir sürece sokarak uyuşturucu kullanımına kadar giden bir yola girebilir. Ayrıca çocukluktan gelen bazı psikiyatrik hastalıklar da madde kullanımına zemin hazırlar.

Gençler uyuşturucuya nasıl başlıyor?

Arkadaş etkeni: Bir kereden bir şey olmaz, çok güzel kafa yapıyor, hiçbir tehlikesi yok, hoşlandığım kişi kullanıyor, hatırım için, korkak ana kuzusu. 

Bir gruba dahil olabilme: Beni seviyorlar, kendimi özgür hissediyorum, hiçbir özelliğim yok, birileri beni fark etsin.

Bonzai’ye dikkat Özellikle son yıllarda gençler arasında giderek yaygınlaşan bonzai adlı uyuşturucu, gençlerde kalp krizi ve ölümlere yol açıyor. Kova veya sigara içerisinde kullanılan bu uyuşturucu madde, iç organlara ciddi oranda zarar veriyor. Aynı zamanda alkol ve başka maddelerle kullanıldığında ani ölümlere sebep oluyor. Ancak otopsilerde bonzai maddesi çıkmıyor ve ölüm nedenleri başka görünüyor.

(24 Haziran 2014, Posta212 Gazetesi’nde yayınlanmıştır)